12 Ağu 2016

Seri Katil

Jenny her şeyden habersiz doğum günü partisi olduğunu düşündüğü bir evde arkadaşlarıyla oturuyordu.

Ev sahibi gizemli adamı hiç görmedi. Onu görmeyi bir yandan istiyor ama istediğini hissetmiyordu.

George, ile yanyana oturdukları koltuktan karşıya baktıklarından ev sahibi olduğunu düşündükleri kişinin panelin arkasından duvara doğru işediğini gördü. Tehdit edildiğini büyük bir korku duyarak hissetti. Duruma göre böyle bir hareket ancak tehdit olmalıydı.

Sonra çığlıklar ve kaçışmalar duydu. Ama herkes aslında olduğu yerde duruyordu. Bir milisaniye sonra yani gözünü kapatıp açtığında evdeki herkesin -George, kendisi ve birkaç kişi hariç- bıçakla öldürüldüğünü gördü.

O an George ile birbirlerine baktılar ve olabildiğince sakin kalmaya çalışarak evden kaçmanın bir yolunu buldular. Soluk soluğa, kanter içinde ve titreyerek bir süre amaçsızca panikle sokaklarda yürümeye başladılar. Nereye gitseler seri katilin nefesini omuzlarında hissediyorlardı.

Jenny'nin nasıl olduğunu anlayamadığı, başını ve sonunu kaçırdığı tamamen George'un düşündüğü ve hazırladığı bir tuzak kurdular.

Katilden kurtulduklarına o kadar emindiler ki George bir sigara yaktı ve Jenny'e de uzattı. Tam o sırada katilin silüetini gördüler ve peşlerinde olduğunu anladılar.

Jenny panikle George'a baktı. George'un yüzünde kaçmaya dair bir belirti veya güven duygusu veren bir mimik göremedi.

George 3 dakika önce sigarasını yaktığı çakmağını arabasının üzerine doğru tutarak -"Üzgünüm Jenny, başının çaresine bakman gerekecek" dedi ve arabayı da kendini de yaktı.

Belli ki George, ne psikolojisi ne de fiziği  katil ile başedebilecek veya mücadele edecek ya da en azından kaçmaya yetecek kadar güçlü değildi.

-"Aslında her zaman olduğu gibi yine beni yalnız bıraktı" diye düşündü Jenny.
Gerçi neden ona güvenmişti ki...

Sonra birden O belirdi. Yo hayır katil değil, O.
O iş te adı O.
Jenny'nin hemen yanında duruyordu,  aslında hep oradaymış da sanki Jenny yeni farketmiş gibi. Sonuna kadar Jenny'nin yanındaydı. Ne olduğunu anlamaya çalıştı bir an..

Bunları sorgulamaya vakit bulamadan koşmaya başladı. Önce Texas merkez karakoluna gitti. Saçları toplu, siyah gömlek ve ceket giymiş masa başında duran bir kadın dışında, karakola girdiğinde ona kimse yardımcı olmak istememiş gibiydi sanki...

Kadına doğru yöneldi ve heyecan içinde sadece -"Katil geliyor" diyebildi.

Jenny o kadar heyecanlı korku dolu ve endişeliydi ki kendi endişelerinden, kendi iç ve yutkunma sesinin kalabalığından kadın memurun dediği birkaç kelimeyi anlayamadı ve arka kapıya doğru koşmaya başladı.

O esnada evi aklına geldi. İlber Ortaylı, O'nun kızı ve kendi annesiyle birlikte paylaştığı eve doğru koştu. Bir otel koridorunu andıran apartmanına girdiğinde sırtında çantasıyla belirmiş birini gördü.

Gördüğü an anladı.
-"Sen O musun?"
Adam evet dedi, ben katilim. 

Jenny koşaradım kapıya yöneldi ve evine girdi.
İçeri girdiğinde herkes günlük işleriyle meşguldü. İlber her zamanki gibi kapı girişinin sağ ve arka tarafına denk gelen mutfak balkonundan içeri girmişti. Genelde eve girmek için dış kapıyı kullanmaz, en aşağıdan 6. kattaki evlerinin balkonuna kadar yükselen ve sapasağlam duran bir sarmaşık'a tırmanırdı. Jenny ev girdiğinde İlber de elindeki çantasını bir kenara bırakmaya hazırlanıyor ve elinin tersiyle terlemiş alnını siliyordu.

Jenny İlber'e selam verdi, İlber'in kızını gördü ve ona bir bakış attı ve annesinin odasına doğru yöneldi. O esnada geri dön diyen iç sesine uydu ve geri döndüğünde İlber'in kendini bıçakla öldürdüğünü gördü. Belli ki seri katil'i görmüştü. O da George gibi Jenny'i yalnız bırakmıştı.

Fazla zamanı yoktu bir an önce düşünmesi ve mümkünse katili öldürecek bir plan yapması gerekiyordu. En olmadı kendi canını kurtarmalıydı. Ama asla intihar etmeyecekti. Sonunda katil tarafından öldürülmek olsa bile...

Hızlıca İlber'in her zaman kullandığı sarmaşıklara attı kendini. Ses çıkarmamaya özen göstererek aceleyle aşağı doğru indi.

Bu Jenny için bir zafer sayılırdı. Hiç kimse katile bu kadar yakın olup öldürülmeden veya intihar etmeden, canlı olarak kurtulamamıştı şimdiye kadar.

Tekrar öfkeli korku dolu ve üzgün bir şekilde polis, güvenlik görevlisi veya ona benzer birini aramak için deli gibi koşturdu sokaklarda...

Seri katili artık hissedemiyordu.




Evet efendim bu sabahki rüyamın ünlü konukları İlber Ortaylı ve kızıydı.
Allah hayra çıkarsın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumlarınız önemlidir.